GÜNCEL
Giriş Tarihi : 02-05-2023 23:00

Şeyh Ahmet Türbesi ve Mesire Alanında çevre temizliği

Bingöl Genç kara yolunda yer alan Şeyh Ahmet Türbesi ve Mesire alanında çevre temizliği ve güzelleştirme çalışması yapıldı. Bir hayırsever tarafından bağışlanan malzeme ile Şeyh Ahmet Türbesi'nde temizlik çalışması yapan gönüllü Hüseyin Aşan ve arkadaşları, bölgeyi çöpten arındırdı, ağaçlar ve kaldırım taşlarını boyadı. Temizlik sonrası güzel bir görünüme kavuşan bölgeye gelen vatandaşların, çevreye daha duyarlı olmaları istendi.

Şeyh Ahmet Türbesi ve Mesire Alanında çevre temizliği

Bingöl Genç karayolu 49. Komando Tugayı aşağındaki derede bulunan Şeyh Ahmet Türbesi ve Mesire alanında gönüllü vatandaşlar tarafından çevre temizliği yapıldı.

Arkadaşlarıyla Şeyh Ahmet Türbesi ve çevresindeki çöpleri toplayan gönüllü Hüseyin Aşan, bir hayırseverin katkılarıyla alınan malzemelerle türbenin çevresini temzilediklerini söyledi.

Kent merkezine yakın olması nedeniyle vatandaşlar tarafından hem ziyaret hem de piknik amacıyla kullanılan Şeyh Ahmet Mesire alanının hor kullanıldığını anlatan Aşan, vatandaşların ziyaret bölgesi ve piknik alanında daha duyarlı olmalarını istedi.

Aşan, bölgedeki tuvaletlerin tamir edilmesi ve su ihtiyacının karşılanmasını isteyerek, "Beklentimz buraya 9-10 tane çardak kurulması ve temiz çöp bidonları konulmasıdır." dedi.

Şehy Ahmet Türbesi hakkında da bilgi veren gönül insanı Hüseyin Aşan, şöyle konuştu:

"Şeyh Ahmed Bingöl'de medrese yoluyla halkı irşad etmiş, Resulullah'ın (sav) varisi olup kabri ziyaret edenlerde manevi iklim, huzur ve tefekkürde, vakur ve vera hislerini artırmaktadır. Temizlik ve çevre düzenlemesi yapılan Şeyh Ahmed türbesinin etrafı aynı zamanda mesire alanı olarak ta kullanıldığı için bundan sonra ziyaret edecek olanların ve zaten düzenli olarak ziyaret edenlerden hem türbenin manevi iklimi, hem kendimiz hem de bizden sonra gelenlerin temiz ve nezih ortamda huzur bulmaları için etrafa çöp atmamalarını ve mümkünse çöplerini giderken birlikte götürmelerini istirham ederiz."

Kabir ziyaretlerinin nasıl yapılması gerektiği konusunda önemli bilgi veren Aşan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Ayrıca bir yandan kabir ziyaretlerimizde dünya Ahiret hayatımız için fayda verecek muhasebelerimizi  yaparken aşağıdaki gibi müslümana yakışan edeblere dikkat edelim.

Kabir Ziyareti, erkek ve kadın Müslümanlar için menduptur. Hz. Peygamber, henüz kader inancının kökleşmediği ve cahiliye alışkanlıklarının devam ettiği dönemde kabir ziyaretini bir ara yasaklamış, ancak bunu daha sonra serbest bırakmıştır. Hadiste şöyle buyurulur: 'Size kabir ziyaretini yasaklamıştım.  Artık kabirleri ziyaret edebilirsiniz.' Rasülullah (s.a.v), 'Kabirleri ziyaret ediniz. Çünkü kabirleri ziyaret, size ahireti hatırlatır' buyurmuştur. Bu bakımdan mezarlıkların ziyaret edilmesi, bu vesileyle ölünün hatırlanması ve orada yatanlardan ibret alınması Dinimizin tavsiye ettiği hususlardandır. Ancak, kabir ve türbe ziyaretlerinde İslâmın özüne ve tevhit anlayışına ters düşen, itikâdî bakımdan da zararlı olan tutum ve davranışlardan uzak durmak gerekir. Bilhassa türbelerde yatan kişileri beşer üstü varlıklar olarak görmek, ilâhî kudretlerinin olduğuna inanmak, onlardan yardım dilemek tevhit dini olan İslâmla bağdaştırılamaz.
Kabir ziyaretinde bulunan kişi, ahireti hatırlamalı, dünyanın geçici olduğunu ve bir gün kendisinin de öleceğini düşünmelidir.
Kabirlerin haftada bir gün, özellikle Cuma, arefe ve bayram günleri ziyaret edilmesi iyidir. Zira Hz. Peygamber’in genellikle bu günlerde kabir ziyaretinde bulunduğuna dair rivayetler bulunmaktadır.
Kabirleri ziyaret eden kimse, kıbleye veya ölülerin yüzüne karşı dönerek 'Es Selâmu aleyküm yâ ehlel kubûr. Ve innâ inşâallahu biküm le-lâhikûn' (Ey kabir halkı! Allah’ın selâmı üzerinize olsun. İnşâallah biz de size (bir gün) kavuşacağız.)' diyerek selamlar.
Kabir ziyaretinde bulunan, sevabını ölülere bağışlamak üzere Kur’ân-ı Kerîm okur, onlar ve kendisi için duâda bulunur. 
Elbette ölüm nedeniyle Kur’ân okunmasının hem okuyana hem de kendisi için okunana sevaba vesile olacağı ümit edilir. Kabir ziyaretlerinde genel olarak Kur'an okunabileceği gibi kısaca Yasin, Mülk, Vakıa, İhlâs, Felak ve Nâs sureleri, sonra Fâtiha ile Bakara sûresinin ilk beş âyeti okunabilir. Sevabı da cenazenin ve diğer müminlerin ruhlarına bağışlanır. Ölünün bağışlanması için duâ edilir.

Dinimize göre Türbelerde;
Adak Adanmaz,
Kurban Kesilmez,
Mum Yakılmaz,
Bez – Çaput Bağlanmaz,
Taş – Para Yapıştırılmaz,
Eğilerek ve Emekleyerek Girilmez,
Para Atılmaz,
Yenilecek Şeyler Bırakılmaz,
El – Yüz Sürülmez,
Türbede bulunan mevtadan Medet – Şifa Umulmaz,
Türbelerin İçinde Yatılmaz,
Bu ve benzeri bid’at ve hurafeler dinimizce kesinlikle yasaklanmıştır. Sonuç olarak bir çok tatlı menkıbeleri bulunan ilimizin mümtaz ceddi Şeyh Ahmed'in manevi mirasına ve insanların istifade ettiği mesire alanına saygılı olmamız islamın, insanlığın ve Bingöllü olmanın gereğidir."

AdminAdmin