GÜNCEL
Giriş Tarihi : 13-02-2023 12:25   Güncelleme : 13-02-2023 13:19

"İnşallah en son söyleyeceğim şey: Sesimi duyan var mı?"

Kahramanmaraş'ta meydana gelen büyük deprem felaketinin ardından Antakya'da 5 günde 43 kişiyi enkazdan sağ olarak çıkaran BOTAŞ NASAR Arama Kurtarma ekip lideri Nadir Kömürboğa, Allah'tan bir daha böyle acılar yaşatmamasını dileyerek, "İnşallah en son söyleyeceğim şey, Sesimi duyan var mı? olsun" dedi.

BOTAŞ NASAR Arama Kurtarma ekibi, deprem sonrası gittikleri Antakya'da 5 günde 43 kişiyi enkazdan sağ çıkardı.

Canlarını dişine takarak adeta iğne ile kuyu kazmak misali enkazdan küçük parçacıklar kopararak yaşam tüneli açan ekipler, her bir canı kurtardıklarında sevinç gözyaşı döküyorlar.

BOTAŞ NASAR Arama Kurtarma ekip lideri Nadir Kömürboğa, Bingöl Belediyesi İtfaiye Müdürlüğünde çalışıyor ve 20 yıldır arama kurtarma faaliyetlerine katılıyor.

Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde 7.7 büyüklüğündeki depremin ardından Antakya'da görevlendirilen ekibin başında arama kurtarma çalışması yapan Kömürboğa, Bingöl Net Haber'e deprem anında ve sonrasında yaşananları anlattı.

Yasak Elma Set Ekibi kurtarmaya dahil oldu

BOTAŞ NASAR Arama Kurtarma ekibinin 31 kişi olduğunu anlatan Kömürboğa, Türkiye'nin farklı bölgelerinde gelen gönüllülerin katılması,  daha sonra Limak Holding ve Fox Tv'de yayınlanan Yasak Elma dizisi set çalışanlarının da ekiplerine dahil olduğunu aktardı.
Arama kurtarma alanında profesyonel olan ekiplerinin 5 gün boyunca 43 kişiyi enkazlardan sağ çıkardıklarını söyleyen Kömürboğa, "İnsanların bizlere çok büyük umutla bakmaları bizi daha da çok cesaretlendiriyor. Yüreğimiz parçalandı." dedi

"Sesimi duyan var mı?"

Arama kurtarmacı Nadir Kömürboğa, bir enkaz bölgesine girdiklerinde önce kendilerinin can güvenliğini aldıklarını, daha sonra da göçük altına girmenin yollarını aradıklarını söyledi.
Önce enkaz bölgesinden sessizlik istediklerini ve ardından göçük altındakilere "Sesimi duyan var mı?" diye seslendiklerini anlatan Kömürboğa, şöyle konuştu:
"İlk önce kendi güvenliğimizi alıyoruz. Sonrasından ses almaya çalışıyoruz. Ses aldıktan sonra binadan sağ çıkan ya da binayı bilen, odasını, giriş kısmını, evde kaç kişi olma ihtimalı olduğunu tespit etmeye çalışırken diğer ekipler de sese doğru çalışma başlatıyoruz."

"Bebek sesi diye 70 yaşındaki Suriyeli teyzeyi çıkardık"

5 gün boyunca 43 hayat hikayesine tanıklık ettiklerini acı ve sevinç gözyaşlarını aynı anda akıtıklarını dile getiren Kömürboğa, Suriyeli 70 yaşındaki kadını çıkardıkları sırada çok duygulandığını ve gözyaşlarına hakim olamadığını söyledi.

Kömürboğa, "Biz 13 yaşındaki Emine'yi kurtardıktan sonra 'enkaz altında bebek sesi geliyor' dediler. Biz de ses gelen yere gittiğimizde bebek sesi ararken 3 katlı bir binan altkatı çökmüş yalnızca ses ala bileceğimiz kadar bir boşluk vardı. Çevrede çalışan bütün iş makinelerini ve çalışan ekipleri sessizliğe davet ederek, 'sesimi duyan var mı' diye seslenince yalnızca bir inleme sesi aldım. Yaklaşık 2 saatlik bir çalışma sonrasında yaralıya ulaştığımda kilolu sevimli bir yaşlı teyze olduğunu gördüm. Öyle bir baktı ki bana içimden yalnızca şunu diledim Allahım sen güç ver bana diye dua ettim. Teyzenin üstüne kapı düşmüş ama hayat üç geni şeklinde korumuş. O anda aklıma gelen annem oldu. Hayatım boyunca hiç bu kadar hırslı olmadım. Ben çıkaracam diyorum başka bir şey demiyorum. 5 kişilik ekibim ile çok şükür teyzeyi çıkardık. Teyzeyi çıkardıktan sonra bana bakıp gözlerinden yaş aktı onu görünce zaten bende ekibim koptuk. Rabbim bir daha böyle acılar yaşatmasın." diye konuştu.

"İnşallah en son söyleyeceğim şey, Sesimi duyan var mı?"

Arama kurtarma faaliyetlerine 2003 Bingöl demreminin o zaman AKUT Bingöl Birim Başkanı olan rahmetli Veysel Aksoy ile tanıştıktan sonra başladığını anlatan Kömürboğa, konuşmasını şöyle tamamladı:
 "Rahmetli Veysel Aksoy ile tanıştım. Ben böyle heybetli, vicdanlı, merhametli ve gerçekten işinin ehli olan bir adam tanımadım. Veysel Aksoy Bingöl AKUT birim başkanıydı. Bana bir insan hayatının ne kadar değerli olduğunu öğretti ve hiç unutmam bir gün bana 'eğer gönül verdiğin işi yaparsan yaptığın işin kıymetini o zaman anlarsın' demişti ve bugün görüyorum ki evet kıymetini anlıyorum. mekanın cennet olsun. 2003'ten 2009'a kadar AKUT'ta gönüllü olarak görev aldım. 2007'de BOTAŞ (Bil)'de ekip lideri olarak görev yaptım. Hayatımın ikinci virajı 2010!da Erzincan'da tanıştığım 2010'dan bu yana kader birliği yaptığım Yusuf Canbaba ile tanıştım. Rabbim sevdiklerimizin acısını bize yaşatmasın. Allah bana sağlık verdiği süreç içinde hep zorda olana sesimi duyuracam, gözümün gördüğünü kurtaracam. İnşallah en son söyleyeceğim şey, Sesimi duyan var mı?"

Kömürboğa ve ekibi Antakya'da arama kurtarma çalışmalarına devam ediyor.

AdminAdmin